-
Adem GÜRSAL
Tarih: 18-08-2023 03:04:08
Güncelleme: 18-08-2023 03:04:08
''BANANE AMERİKA'DAN'' Banane vize'sinden
Ülkemizin insanı hertürlü duygularla yaşar oldu.
Her alanda her konuda. Buna sporda eklenebilir.
Üç önemli konular bu hafta ülkemizin sicak gündemine oturdu. Bu üç konuyu ele alacağım.
1. Türkiye ile ABD arasında vize restleşmesi yaşanıyor.
2.Spor dalındaki başarılarımız vede başaramadıklarımız.
3.Türkiye askeri İdlip'e girdi.
Birinci konumuzdan başlayalım. ABD’yi kızdıran neydi? ABD neyin öfkesiyle vize kararını Aldı. Türkiye'yle irili ufaklı krizler yaşanmada bugüne kadar başvurmadığı bir tepkiyi gösterdi.
ABD Irak'ı işkal ettiği günden beri, Süriye'yi İŞID ve PYD tarafından işkal ettirdiğinden beri, hatta Barzani'yi sinsice kullanarak bağımsızlık konusunda perde arkasında destekleyerek, katar meselesinde bile arap Ülkelerine silah satarak emellerine ulaşmasına rağmen Türkiye'nin aldığı siyasi karar askeri adimlar ve göstermiş olduğu ülke duruşu bu kadar kızdırmamış gibi gözüküyordu.
Bugün ne Değişti ne geliştide vizeler Süresiz askıya alma kararı Aldı.
Bence...
ABD eski gücünden şüpe duyuyor.
Şöyle; eski Türkiye yok karşısında eski planları işlediği gibi işlemiyor artık ABD oyun kurucu olmaktan çıkıyor bu gücü elinde tutmak için son çırpınışları.son 4-5 yıl içinde güven sorunu vardı. Türkiye ABD ye güvenmediğini siyasi adımlarıyla iletiyordu. Türkiye Ortadoğu daki sorunları artık komşu ülkelerle çözüleceği anlayışına varınca ABD yerinde duramaz oldu. ABD bu coğrafyada etkisiz eleman olacağından önlem ve plan yapmaya başladı.
Biz NATO üyesiyiz ama her zaman kendi çıkarlarımızda tek kalmış bir ülkeyiz. Washington, Türkiye’nin gözünün içine bakarak düşmanlarımıza yardım ediyor. Defalarca Türkiye uyarmasına rağmen PYD ye desteği devam etti. En son ABD, PYD'ye islah vererek ipleri zaten koparmıştı. Yani ABD bildiğini okuyordu Türkiye'yi dikkate almıyordu. Türkiye de bildiğini okumaya başlayınca, Rusya ve İran'la işbirliği kurunca ABD kızmaya başlamıştı ama nafileydi artık. Çünkü ABD terör konusunda Türkiye'yle hiç bir zaman aynı düşünmedi. Türkiye'nin teröre karşı duruşunu desteklemedi. Vize restleşmesi bence yerindeydi. Türkiye tarafındanda vizelerin Süresiz Kaldırılması yerinde bir adım oldu. ABD , fetö terör örgütün elebaşısı fettullah güleni teslim etmedikçe, PYD 'ye desteğini kesmedikçe, ve Ekonomık baskılarını vazgeçmedikçe bizimde ABD ile güven vermemiz ABD ile ortak adım atmamız imkansız ve sıkıntılı bir durum olacaktı.
Biz darbe gecesinden sonra zaten ABD ile sular bulanmaya başlamıştı. Darbecilerin arkasında ABD olduğu yanı darbeyi destekledikleri ortaya çıkmıştı. Bu desteğı Dahada netleşmesini sağlayan durum ise İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz'un tutuklanması. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün 17/25 Aralık 2013'teki kumpasına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz casusluktan tutuklandı. Bu tutuklama ABD'yi ciddi rahatsız etmişti. Topuz'un, haklarında dava açılan eski polis müdürleri ve firari eski savcı Zekeriya Öz ile irtibatı tespit edildi. Telefon kayıtları ortaya çıktı.
Zekeriya Öz'ün ABD Başkonsolosluğu'yla irtibat için adliye santralına Kayıtlı olmayan yeni özel bir 'kırmızı hat' döşediği polisler Tarafından tespit edildi. Topuz’un, 15 Temmuz darbe girişimindeki asker ve polislerle direk Bağlantı kurup Pensilvanya gelişen bilgileri aktardı.Topuz'la ilgili daha birsürü belge ve bilgi ortaya çıktı.
İşte bu gelişmeler abd'yı çok ama çok rahatsız etmişti.
Diğer bir önemli rahatsız verici durum ise İdlip Harekatı'nın Türkiye’nin Rusya ve İran ile birlikte hareket etmesi, ABD yi saf dışı etmeleri, geçen aylarda Türkiye Rusya’dan S-400 füze sisteminı almamız ABD’yi iyice zivanaden çıkardı…
Bu zivaneden Çıkma sonucu vizeler Süresiz askıya alma kararını doğurdu.
Gelelim İdlip harekatı.
Türkiye Suriye konusunda hep yanlış adım attığı düşüncesindeydim. Eski süriye hakkındaki yazılarımı okuyan bilir. Ben Esad rejiminin yıkılmasından yanayım. Hatta ''Türkiye Suriye'ye sınırlı müdahale etmeli ve Özgür süriye ordusuna destek vermelidir'' diye söylerdim. Bugünlere bu ciddi konulara kadar belki ilerlemeden hallonulurdu. Şimdi Türkiye'nin adımını çok doğru bir adım olarak görmekteyim. Türkiye Kerkük bölgesinide güvence altına almalıdır. Kerkük'e de Türk askeri gitmelidir. Kerkük konusunda MHP lideri devlet Bahçeli'nin tutumu taktir edilmeli.
Barzani bağımsızlık ilan ettiği gün uluslararası hukuki haklarımızı yerine getirmeliyiz. Lozan ve ankara antlaşmaları bu konuda açık ve net olan maddeler yerine getirilmelidir. Asla Musul ve Kerkük konusunda geri adım atılmadan barzanıyede haddini bildirilmelidir. Barzani'ye yani kuzey Irak Bölgesi'ne ağır yaptırımlar uygulanmalıdır. Irak merkezi hükumetine destek verilip Barzani konusunda caydırıcılığını kullanmalıdır. Türkiye İlkez bu coğrafyada doğru bir adım Attı. Neden mi? Çünkü ABD bu coğrafyada Olmasını ve bu coğrafyada söz sahibi gibi adımlar atmasından dahatsızdım. Bu coğrafyada adım atılacaksa bu Iran ,Rusya ve Türkiye olmalıydı geç oldu ama iyi bir adım oldu. Bu ortak adım hem AVRUPA'YI hem ABD 'yo rahatsız etmiştir.
Şunu Altını çizerek Söylemek isterim. Avrupa ve ABD 'ye güvenmektense Rusya'ya İran'a güvenirim daha iyi. Çünkü bu bölgede ortak çıkarlarımız olduğu kadar ortak endişelerimizde var. Ben İRAN'a güven vermem ama bu Ortadoğu konusunda temkinli güvenmekten yanayım çünkü oda biliyor Türkiye düşerse İran'da düşeceğini. Oda asla Türkiye'yle ortak iş yapmaz istemez ama bu büyük oyun bu Yazılan büyük Planın içinde İran'da var. PKK kolidoruna müsade etmemek için atılan adım çok doğru bir adımdır. Süriyede Ateşkes ilan edilene kadar İŞID, PYD ve PKK bitene kadar bu kolidor asla bırakılmamalı askerler hazır kıta beklemelidir. Ortak çıkarımız bu güven kolıdorudur. ABD'yi bu coğrafyada söz sahibi yapmamalıyız. Bu sorunu yine bu ülkeler çözmelidir.
Bu yazımda spor'ada yer verecem.
Sporda başarılarımızda var başaramadıklarımızda. Türkiye A milli futbol Takım'ımız Malesef gururlardan çıkamayıp 2018 dünya Kupası'na veda etti. İlkez böyle bir rezillik yaşandı takımda. Pirim kavgaları, egolar,kaprisler...vs. Sonuç elendik. Takımda ruh denen birşey yoktu. Azim yoktu. Milli bir heycan yoktu. Formanın Hakk'ını vermek için mücadele yoktu. Eski futbolcular gibi 90 Dakka mücadele edip uzatmalarda maçı Çeviren bir Özgüven yoktu inanmışlık yoktu. Para için çıkıp ''oyna(MA)dılar'' ve para için ter döktüler. Bizi bu heyecandan ettiler. Futbol sevincimizi bitirdiler. Milli forma para için olmamalı Karşılıksız Gönlünde Olmalı . Ülke halkının ülkenin gururu diye çıkıp mücadele etmelidirler. A milli futbol Takım'ı Doymuş kibirli oyunculardan arınmalı, yeni bir genç kadroyla yeni heycanlara imza atacak futbolcular çağırılmalı.
Yabancı teknik direktörünede karşıyım. Milli şuur yerli hocayla olur. Bu iş yabancıların eliyle olmaz. Marka isimler bile bu şuuru anlamaz. A milli futbol Takımı'n başına ya Şenol hocaya yada yılmaz Vural'a emanet edilmelidir. Ertuğrul sağlam Abdullah Avcı Hamza Hamzaoğlu ve Aykut kocaman hocalarımızda layıktir.
Helal olsun ampute futbol milli takımımız Avrupa şampıyonu oldu. Takımda ruh vardı. Son dakkaya kadar kazanma umudu heycanı vardı. Engelleri aşarak başarsa azmi vardı. Pirim yoktu. Ego yoktu. Kavga yoktu. Çoğunu bile İlkez tanışmıştık böyle bir kaprisleride yoktu. Ama ülkeye olan sevdaları vardı. Bayrağı dalgalandırmak şanpıyon olmak hedefleri vardı. İnanmiş ruhları vardı. Mücadele edecek Direçleri vardı. Teşekkür ediyoruz bu ülkenize bu başarıyı sağladıkları için bizleri gururlandırdıkları için.
Bir başka Başarımız Japonya'dan geldi. Rafting Türk Milli Takımı Japonya’da Dünya Şampiyonu Oldu Japonya’da, Türk Milli Takımı adını altın harflerle yazdı. Sprint, H2H (kafa kafaya), Slalom ve Nehir inişi kategorilerinde 35 altın madalya ve 1.lik kupası aldıIar. Çoğunluğunu Rize'nin ardeşen ilçesine bağlı Ardeşen Belediyesi Spor Kulübü Rafting Sporcularının oluşturduğu milli takim Japonya'da tarih yazdılar. Hele U-19 milli sporcularımızı ayrıca kutlarım bir Ardeşen'li olarak bu gururu yaşattıkları için. Formanın Hakk'ını verdiler. Sporculara herzaman destek verdikleri için Ardeşen Halkı'na Ardeşen Belediye Başkan'ı Hakan Gültekin bey'e ilçe kaymakamımıza Ardeşen spor camıyasına ve Rafting teknik heyete çok teşekkür ederiz. Bu ülkeye bu onuru Verdiğiniz için bayrağımızı gururla Japonya'da dünya şampıyonu olarak dalgalandırdıkları için cani gönülden tekrar kutlarım.
Sorucu kardeşlerimin alnından öperim.
ADEM GÜRSAL / Fransa
Bu yazı 5005 defa okunmuştur. Her alanda her konuda. Buna sporda eklenebilir.
Üç önemli konular bu hafta ülkemizin sicak gündemine oturdu. Bu üç konuyu ele alacağım.
1. Türkiye ile ABD arasında vize restleşmesi yaşanıyor.
2.Spor dalındaki başarılarımız vede başaramadıklarımız.
3.Türkiye askeri İdlip'e girdi.
Birinci konumuzdan başlayalım. ABD’yi kızdıran neydi? ABD neyin öfkesiyle vize kararını Aldı. Türkiye'yle irili ufaklı krizler yaşanmada bugüne kadar başvurmadığı bir tepkiyi gösterdi.
ABD Irak'ı işkal ettiği günden beri, Süriye'yi İŞID ve PYD tarafından işkal ettirdiğinden beri, hatta Barzani'yi sinsice kullanarak bağımsızlık konusunda perde arkasında destekleyerek, katar meselesinde bile arap Ülkelerine silah satarak emellerine ulaşmasına rağmen Türkiye'nin aldığı siyasi karar askeri adimlar ve göstermiş olduğu ülke duruşu bu kadar kızdırmamış gibi gözüküyordu.
Bugün ne Değişti ne geliştide vizeler Süresiz askıya alma kararı Aldı.
Bence...
ABD eski gücünden şüpe duyuyor.
Şöyle; eski Türkiye yok karşısında eski planları işlediği gibi işlemiyor artık ABD oyun kurucu olmaktan çıkıyor bu gücü elinde tutmak için son çırpınışları.son 4-5 yıl içinde güven sorunu vardı. Türkiye ABD ye güvenmediğini siyasi adımlarıyla iletiyordu. Türkiye Ortadoğu daki sorunları artık komşu ülkelerle çözüleceği anlayışına varınca ABD yerinde duramaz oldu. ABD bu coğrafyada etkisiz eleman olacağından önlem ve plan yapmaya başladı.
Biz NATO üyesiyiz ama her zaman kendi çıkarlarımızda tek kalmış bir ülkeyiz. Washington, Türkiye’nin gözünün içine bakarak düşmanlarımıza yardım ediyor. Defalarca Türkiye uyarmasına rağmen PYD ye desteği devam etti. En son ABD, PYD'ye islah vererek ipleri zaten koparmıştı. Yani ABD bildiğini okuyordu Türkiye'yi dikkate almıyordu. Türkiye de bildiğini okumaya başlayınca, Rusya ve İran'la işbirliği kurunca ABD kızmaya başlamıştı ama nafileydi artık. Çünkü ABD terör konusunda Türkiye'yle hiç bir zaman aynı düşünmedi. Türkiye'nin teröre karşı duruşunu desteklemedi. Vize restleşmesi bence yerindeydi. Türkiye tarafındanda vizelerin Süresiz Kaldırılması yerinde bir adım oldu. ABD , fetö terör örgütün elebaşısı fettullah güleni teslim etmedikçe, PYD 'ye desteğini kesmedikçe, ve Ekonomık baskılarını vazgeçmedikçe bizimde ABD ile güven vermemiz ABD ile ortak adım atmamız imkansız ve sıkıntılı bir durum olacaktı.
Biz darbe gecesinden sonra zaten ABD ile sular bulanmaya başlamıştı. Darbecilerin arkasında ABD olduğu yanı darbeyi destekledikleri ortaya çıkmıştı. Bu desteğı Dahada netleşmesini sağlayan durum ise İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz'un tutuklanması. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün 17/25 Aralık 2013'teki kumpasına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz casusluktan tutuklandı. Bu tutuklama ABD'yi ciddi rahatsız etmişti. Topuz'un, haklarında dava açılan eski polis müdürleri ve firari eski savcı Zekeriya Öz ile irtibatı tespit edildi. Telefon kayıtları ortaya çıktı.
Zekeriya Öz'ün ABD Başkonsolosluğu'yla irtibat için adliye santralına Kayıtlı olmayan yeni özel bir 'kırmızı hat' döşediği polisler Tarafından tespit edildi. Topuz’un, 15 Temmuz darbe girişimindeki asker ve polislerle direk Bağlantı kurup Pensilvanya gelişen bilgileri aktardı.Topuz'la ilgili daha birsürü belge ve bilgi ortaya çıktı.
İşte bu gelişmeler abd'yı çok ama çok rahatsız etmişti.
Diğer bir önemli rahatsız verici durum ise İdlip Harekatı'nın Türkiye’nin Rusya ve İran ile birlikte hareket etmesi, ABD yi saf dışı etmeleri, geçen aylarda Türkiye Rusya’dan S-400 füze sisteminı almamız ABD’yi iyice zivanaden çıkardı…
Bu zivaneden Çıkma sonucu vizeler Süresiz askıya alma kararını doğurdu.
Gelelim İdlip harekatı.
Türkiye Suriye konusunda hep yanlış adım attığı düşüncesindeydim. Eski süriye hakkındaki yazılarımı okuyan bilir. Ben Esad rejiminin yıkılmasından yanayım. Hatta ''Türkiye Suriye'ye sınırlı müdahale etmeli ve Özgür süriye ordusuna destek vermelidir'' diye söylerdim. Bugünlere bu ciddi konulara kadar belki ilerlemeden hallonulurdu. Şimdi Türkiye'nin adımını çok doğru bir adım olarak görmekteyim. Türkiye Kerkük bölgesinide güvence altına almalıdır. Kerkük'e de Türk askeri gitmelidir. Kerkük konusunda MHP lideri devlet Bahçeli'nin tutumu taktir edilmeli.
Barzani bağımsızlık ilan ettiği gün uluslararası hukuki haklarımızı yerine getirmeliyiz. Lozan ve ankara antlaşmaları bu konuda açık ve net olan maddeler yerine getirilmelidir. Asla Musul ve Kerkük konusunda geri adım atılmadan barzanıyede haddini bildirilmelidir. Barzani'ye yani kuzey Irak Bölgesi'ne ağır yaptırımlar uygulanmalıdır. Irak merkezi hükumetine destek verilip Barzani konusunda caydırıcılığını kullanmalıdır. Türkiye İlkez bu coğrafyada doğru bir adım Attı. Neden mi? Çünkü ABD bu coğrafyada Olmasını ve bu coğrafyada söz sahibi gibi adımlar atmasından dahatsızdım. Bu coğrafyada adım atılacaksa bu Iran ,Rusya ve Türkiye olmalıydı geç oldu ama iyi bir adım oldu. Bu ortak adım hem AVRUPA'YI hem ABD 'yo rahatsız etmiştir.
Şunu Altını çizerek Söylemek isterim. Avrupa ve ABD 'ye güvenmektense Rusya'ya İran'a güvenirim daha iyi. Çünkü bu bölgede ortak çıkarlarımız olduğu kadar ortak endişelerimizde var. Ben İRAN'a güven vermem ama bu Ortadoğu konusunda temkinli güvenmekten yanayım çünkü oda biliyor Türkiye düşerse İran'da düşeceğini. Oda asla Türkiye'yle ortak iş yapmaz istemez ama bu büyük oyun bu Yazılan büyük Planın içinde İran'da var. PKK kolidoruna müsade etmemek için atılan adım çok doğru bir adımdır. Süriyede Ateşkes ilan edilene kadar İŞID, PYD ve PKK bitene kadar bu kolidor asla bırakılmamalı askerler hazır kıta beklemelidir. Ortak çıkarımız bu güven kolıdorudur. ABD'yi bu coğrafyada söz sahibi yapmamalıyız. Bu sorunu yine bu ülkeler çözmelidir.
Bu yazımda spor'ada yer verecem.
Sporda başarılarımızda var başaramadıklarımızda. Türkiye A milli futbol Takım'ımız Malesef gururlardan çıkamayıp 2018 dünya Kupası'na veda etti. İlkez böyle bir rezillik yaşandı takımda. Pirim kavgaları, egolar,kaprisler...vs. Sonuç elendik. Takımda ruh denen birşey yoktu. Azim yoktu. Milli bir heycan yoktu. Formanın Hakk'ını vermek için mücadele yoktu. Eski futbolcular gibi 90 Dakka mücadele edip uzatmalarda maçı Çeviren bir Özgüven yoktu inanmışlık yoktu. Para için çıkıp ''oyna(MA)dılar'' ve para için ter döktüler. Bizi bu heyecandan ettiler. Futbol sevincimizi bitirdiler. Milli forma para için olmamalı Karşılıksız Gönlünde Olmalı . Ülke halkının ülkenin gururu diye çıkıp mücadele etmelidirler. A milli futbol Takım'ı Doymuş kibirli oyunculardan arınmalı, yeni bir genç kadroyla yeni heycanlara imza atacak futbolcular çağırılmalı.
Yabancı teknik direktörünede karşıyım. Milli şuur yerli hocayla olur. Bu iş yabancıların eliyle olmaz. Marka isimler bile bu şuuru anlamaz. A milli futbol Takımı'n başına ya Şenol hocaya yada yılmaz Vural'a emanet edilmelidir. Ertuğrul sağlam Abdullah Avcı Hamza Hamzaoğlu ve Aykut kocaman hocalarımızda layıktir.
Helal olsun ampute futbol milli takımımız Avrupa şampıyonu oldu. Takımda ruh vardı. Son dakkaya kadar kazanma umudu heycanı vardı. Engelleri aşarak başarsa azmi vardı. Pirim yoktu. Ego yoktu. Kavga yoktu. Çoğunu bile İlkez tanışmıştık böyle bir kaprisleride yoktu. Ama ülkeye olan sevdaları vardı. Bayrağı dalgalandırmak şanpıyon olmak hedefleri vardı. İnanmiş ruhları vardı. Mücadele edecek Direçleri vardı. Teşekkür ediyoruz bu ülkenize bu başarıyı sağladıkları için bizleri gururlandırdıkları için.
Bir başka Başarımız Japonya'dan geldi. Rafting Türk Milli Takımı Japonya’da Dünya Şampiyonu Oldu Japonya’da, Türk Milli Takımı adını altın harflerle yazdı. Sprint, H2H (kafa kafaya), Slalom ve Nehir inişi kategorilerinde 35 altın madalya ve 1.lik kupası aldıIar. Çoğunluğunu Rize'nin ardeşen ilçesine bağlı Ardeşen Belediyesi Spor Kulübü Rafting Sporcularının oluşturduğu milli takim Japonya'da tarih yazdılar. Hele U-19 milli sporcularımızı ayrıca kutlarım bir Ardeşen'li olarak bu gururu yaşattıkları için. Formanın Hakk'ını verdiler. Sporculara herzaman destek verdikleri için Ardeşen Halkı'na Ardeşen Belediye Başkan'ı Hakan Gültekin bey'e ilçe kaymakamımıza Ardeşen spor camıyasına ve Rafting teknik heyete çok teşekkür ederiz. Bu ülkeye bu onuru Verdiğiniz için bayrağımızı gururla Japonya'da dünya şampıyonu olarak dalgalandırdıkları için cani gönülden tekrar kutlarım.
Sorucu kardeşlerimin alnından öperim.
ADEM GÜRSAL / Fransa
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- SP YANLIŞ ORTAKLIKTA CHP İNCE'DEN KURTULUYOR
- Hilal Kaplan sen mi askerimize moral vereceksin?
- TATİL, MEMLEKET VE YILBAŞI REZALETİ!
- ARAKAN YANLIZ KALDI
- KATİL İRAN!
- HÜKÜMET: ''KÜRTAJ'' YASAKLANSIN...
- TRUMP BAŞKAN ''ENDİŞELİYİZ''
- MHP, FETÖ'YA (Locaefendi'ye) ÇAKTI
- ARTVİN'LİLERE ASLA ''HAİN'' DİYEMEZSİNİZ
- YENİ BİR DÜZEN GEREKİR!
- MÜSLÜMAN'MIYIZ YOKSA HİRİSTİYAN'MIYIZ?
- IŞİD TAŞERON! AVRUPA, KENDİ AYAĞINA MI SIKTI?
FACEBOOK YORUM