Adem GÜRSAL

''GÜL''ÜN VEFASIZLIĞI
SP YANLIŞ ORTAKLIKTA
CHP, İNCE'DEN KURTULUYOR

Erken seçim tüm siyasi partiler için süpriz oldu. Dolayısıyla seçmenlerimiz içinde süprizdi.

MHP ve Ak Parti bu seçim kararı birlikte aldılar.
Zaten 2019'a kadar seçim Gününü beklemek Sıkıntılar olacağı gibi ekonomık baskılarda olacaktı. 2019'a kadar seçimi taşımak güç olacaktı.
Yatırımcılar içinde  bu seçime odaklanıp ciddi öngörülerinde endişeleri vardı. Yatırımlarında gelecek siyaset endişesi vardı. Ülke için bu erken seçim iyi oldu. Ülkemizin geleceği için, siyasi netlik kazanması için.

Seçim tarihi belli olduktan sonra Cumhurbaşkan aday bulma telaşlarıda başladı Siyasi partilerde.

MHP ve Ak Parti adayı Recep Tayyip Erdoğan olarak ilk günden beri netleştirildi.
Bu kesindi.
Ama... CHP aday bulmada zorlandı. Hemde çok zorlandı.
Önce Abdullah Gül üzerinden ittifak kurmak istediler ama Yapamadılar. Ittifak başlamadan çöktü. Sonra Muharrem ince'yi CHP Cumhurbaşkanı Adayı olarak ilan ettiler.

Bu bilinen ve netleşen adımlar.

Biraz geriye gidip ortak adayı olarak düşündükleri Abdullah Gül kısmına biraz girelim.
Malum sizlerde bilirsiniz Saadet Partisi , CHP , İyi Parti ve DP ile birlikte ortak aday olarak Recep Tayyip Erdoğan'ın karşısına çıkartılacaktı. Bu herkes Tarafından biliniyordu ama Abdullah Gül son ana kadar hiçbir açıklama yapmadı. İttifak oluşmayınca bu sefer Abdullah Gül kendisi çıkıp basın açıklamasıyla bu konuya netlik getirdi.
Ve Basın açıklaması herkes Tarafından şaşkınlık yarattı. Sözleri ve düşünceleri Ak Parti tabanını üzdü. Ve yıllarca bu davada beraber yürüdüğü Recep Tayyip Erdoğan'a vefasızlık yaptı.
Abdullah Gül geldiği tüm makamlar Recep Tayyip Erdoğan desteğiyle geldiğini çok çabuk unutmuş ki bazılarının gazına gelip karşısına çıkıp Cumhurbaşkanı Adayı olacaktı.
Vallahi ne diyeyim. Son derece tartışmalı, süratli, hararetli ve tecrübeler edinebileceğimiz ayrıntılarla dolu bir haftayı gerilerde bıraktık. Gül'ün o açıklamasıyla yeni başkan Adayları konuşulmaya başlandı ve adaylarda ortaya çıktı .
Biz Gül'ün açıklamasına dönelim.

Gül kameraların önüne çıktı, savunma mahiyetinde dedi ki: “Çok geniş bir mutabakat oluşturulsaydı adaylığım söz konusu olacaktı” ve ekledi ''arkadaşlarımla istişare ettik geniş mutabakat sağlanmadı'' açıklamasında bulundu.
Yani, ''erken seçim kararından dolayı beklediğim o ortam oluşmadığından aday olamadım, yoksa Erdoğan’ı devirmek için harekete geçecektim! Hiçde gözünün yaşına bakmazdım!” Demek istedi bence.
Şunu çok merak ediyorum
1- o istişare ettiği arkadaşları kim?
2- Geniş mutabakat dediği siyasi Oluşum nelerdi. Arkasındaki güç kimlerdi.

Bu soruların içeriği araştırılıp açıklansa  belki herşey bizler için anlam kazanacak ve Gül'ün gerçek yüzünü daha da iyi anlardık.
Gül vefasızlığı ile siyaset tarıhıne adını yazdırdı.
Abdullah Gül Cumhurbaşkanı adayı olduğu günü hatırlayalım biraz.
Recep Tayyip Erdoğan kendisi rahatlıkla aday olabılıyorken kendisini Cumhurbaşkanı olma imkanı varken çıktı ''Cumhurbaşkanı Adayımız kardeşim Abdullah Gül'dür'' dedi.
Bizde Abdullah Gül'den aynı vefayı aynı adımı aynı sevgiyi beklerdik.
Gül'de çıkıp basın Açıklamasında '' Cumhurbaşkanı adayım Recep Tayyip Erdoğan'dır, desteğim tamdır'' demesini isterdik. Tabiki demedi ve ak partinin kurucusu olduğu bir partının seçmenlerini üzdüğü gibi sevilmeyen bir insan haline geldi.
Tabiki bu madalyonun görünen yüzü. Bir de görünmeyen arka yüzü vardı ki hepimizin bihaber olduğu, hesaplayamadığımız, aklımıza dahi gelmeyecek o kapalı kapılar arkasında yapılan pazarlıklar, kirli hesaplar, idolojilerinden uzaklaşıp Erdoğan'ı devirmek için birleşmeleri, ve Gül seçimi kazanırsa ne olacak, Türkiye’yi ne bekleyecek sorularının cevabının arandığı, Erdoğan’sız bir Türkiye nasıl olmalı? Fetö'nün da desteğiyle yeni bir yönetimle AK partiden kurtulmanın şıklarının tek tek değerlendirildiği “ittifak” konsorsiyumunun devrede olduğu kirli adımlar.

Bu ittifakı konsolide eden her ne kadar CHP-SP-İP-HDP’nin liberal tetikçileri, eski solcular ile Kemalist düşünce kompradorları gibi görünse de arkalarında hangi istihbarat servisleri, üst düzey kimlikler ile hangi karanlık güçlerin var olduğu henüz gün yüzüne çıkmış değil.
Çıkması için Abdullah Gül'ün basın açıklamasındaki o istişare ettiği arkadaşları Öğrenmek gerekir.

O Gül'ün dediği geniş Mutabakat oluşmadı…
Kısma gelirsek.
O geniş mutabakatin içinde bildiğimiz tek şey ve tek kişi Akşener “100 bin dilekçe toplayacağım, başkanlık seçimlerine gireceğim” diyerek o geniş mutabakattan (biri)nin yan çizince anlaşma sağlanamadı. Böyle oluncada CHP’nin İP partisine hibe ettiği 15 vekil transferinin işe yaramadığı da netleşince, Gül siyaset çöplüğüne fırlatılmasının da olağan oldu. Ve CHP 15 vekilini geri alacağim demesi tüm planları altüs oldu.
Bu ittifakta en büyük zarar-ı bence Abdullah Gül gördü.

Tüm olumsuz, süratli gelişmelerden Gül’ün yanına kâr kalan ise; itibarı sonbahar gazelleri gibi silindi gitti toplumun gönlünden. Siyasi vizyonu, itibarı, duruşu yerle bir oldu. Davasından uzaklaştı. Halkın sevgisiyle anılırken vefasızlığıyla tarih oldu. Seçime girmeden nakavt olma unvanını elde etti sayın GÜL. Siyaset meydanlarına  bir daha çıkamayacak şekilde kendi kendisini tasfiye etmiştir. İnsanların gözünde ki imajı ve sevgisi yerle bir oldu. Erdoğan gibi bir dava arkadaşını siyaset uğruna sırtından bıçaklamak için pusuda beklemesini toplum affetmedi/affetmeyecekte…
Alsa da unutmayacak.

Bu ittifaktan bir elde edemeyen CHP, bari parti içindeki muhaliflerin sesini kesmek için Muharrem ince'yi Cumhurbaşkanı adayı yaptı.
Bence CHP İnce'yi harcadı.
Bence CHP İnce'den kurtulmak için aday yaptı.
Neden mi.
CHP yönetimi İnce'yi Genel başkanı yapmadı genel Başkanı'na laik görülmeyen bir kişi nasıl olurda cumhurbaşkanı adayı yapılır. Bunun cevabi açık ve nettir İnce'den kurtulmak içindir.

Kazanamayacağını onarda iyi biliyor, Cumhurbaşkanı adayı olacağı için vekil de olamayacak ve bu şekilde CHP İnce'den kurtulacak parti içi muhalıflerdende kurtulacak.
İnce bu oyuna nasıl kandı onuda düşünmek gerek.
Onu kim ikna etti. Çünkü Muharrem ince son siyasi arenasının sürecini yaşıyor bu adaylığı ile.

Sona gelirsek...

Recep Tayyip Erdoğan %53-%55 Arasında bir oyla ilk turda kazanır.
Vekillik konusuna gelince MHP  oylarını artıracak ve vekil sayısında orantılı şekilde artacaktır.
Bu seçim ülkemize ve milletimize hayırlı olsun.

Allah devlet yöneticilerimize iman aşkıyla hizmet aşkıyla yönetmeyi millet sevdasıyla milletin derdine dert edinerek ilgilenmeyi nasip etsin.

25 Hazıran Sabahı yeni bir Türkiye'yle ile uyanmak umuduyla...
Selam ve sevgiler Allah'a emanet olun

ADEM GÜRSAL / FRANSA