-
Fatih KAPLANDERE
Tarih: 18-08-2023 03:03:56
Güncelleme: 18-08-2023 03:03:56
UYUM MİMARLARI
UYUM MİMARLARI
Bir filmde seyretmiştim. İnsanları beş grupta toplamışlar. Altıncı grup doğru gittiği zannedilen işleri bozan grup, bazı yerlere taş koyan grup yani.
Peki, kim o aykırı olan grup?
O grup ‘’UYUMSUZLAR’’ grubu veya daha doğru tabirle ‘’UYUM MİMARLARI’’ olan grup oluyor.
Birinci grup zeki olanlar, mantık ve bilgiye değer verenler. Onlar bilge olanlardır, her şeyi bilirler, her şeye çözümleri vardır.
İkinci grup barışçıllar, çiftçilik yapanlar, toprağı eker, bu onlar için iyilik ve ahenk demek, her zaman mutludurlar. Kendilerini insanlığın hizmetine adamışlardır.
Üçüncü grup adiller dürüstlüğe ve disipline değer verir. Doğruyu söylerler bazen söylemelerini istemeseniz bile.
Dördüncü grup korkusuzlar, onlar koruyucular, askerler, polisler. Cesur, korkusuz ve özgürdürler.
Beşinci grup fedakârlar, basit hayat yaşayanlar, özverili, kendilerini başkalarına yardıma adamış, herkesin yardımına koşarlar, bir nevi başkaları için yaşarlar.
Birde UYUMSUZLAR var. Yukarıdaki gerçek tabirimizle UYUM MİMARLARI olan grup var.
Bizim gibi etten kemikten kişiler, öyle süpermen falan diye yanlış anlaşılmasın uçan, kaçan falan değil yani ancak bu kişiler öyle vasıflarla donatılmışlar ki yukarıda sayılan her bir vasfı üzerlerinde taşıyan kişiler bunlar.
Bende bu gruplandırmayı çok yerinde buldum, bu kategoriyi geçmişte Aristo ya da Sokrates’te de görüyoruz.
Bu gruplandırmayı meydana getiren, oluşturan ve insanları karakterize ederek kategorilere bölmeyi beceren kişi işi çözmüş gibi ve son noktayı koymuş.
Uyum mimarları gerçekten bu beş vasfı da üzerlerinde taşıyan kişiler. Bunlar siz istemeseniz de bir dönem size etki eder ve geçer giderler.
Hayatınıza en önemli anlarda dokunurlar ve çıkarlar. Sorunlarınızda yardımcı olurlar ve ayrılırlar. Görünmezdirler kendilerince.
Uyarılmanız gerekiyorsa yeri ve zamanı geldiği zaman uyarırlar.
Nasihate ihtiyacınız olduğu zaman dışarıda sabah kahvaltınızı yaparken veya uykunuz kaçıp gece yürüyüşe çıktığınız zaman ya da canınız sıkkınken bir cadde de yürürken önünüze çıkar ve sizce çok saçma sapan şeyler söylerler ve yanınızdan ayrılırlar.
Ancak size saçma sapan gelen şeyler aslında sizin tam olarak ihtiyacınız olan şeylerdir.
Korunmanız gerektiğinde sizi siz farkında olmadan koruyup gözlerler.
Yardıma ihtiyacınız olduğu zaman Hızır gibi anında yanınızda bitiverirler, yardım ederler ve giderler.
Dertleşmeye ihtiyacınız olduğu zaman bir yerde otururken yanınıza hiç tanımadığınız ama sanki daha önce tanışmışsınız gibi yanınıza gelirler ve sizinle dertleşir ve hayatınızdan çıkarlar.
Sıkıntılı olduğunuz anlarda gelirler ve sıkıntılarınızı alıp giderler.
Ama bizler bunu bazen anlar ve çözeriz ve o duruma göre hareket ederiz. Bazen de o anda içinde bulunduğumuz duygusal durumdan dolayı atlar geçer farkında bile olmayız.
Nasibimiz kadar alır, nasibimiz kadar faydalanır veya nasipsizler kervanında yerimizi alırız.
Onlar bu âlemin paratonerleridirler.
Onlar insanlığın uyum mimarlarıdırlar ve üzerlerinde insanoğlunun tüm kemal vasıflarını taşırlar.
Siz onları hangi isimle isimlendiriyorsanız veya ne adla tanıyorsanız veya hangi vasıfla, sıfatla adlandırıyorsanız onlar o kişidirler.
İşte onlar insanlığın kurtuluş reçetelerinin eczacılarıdırlar.
Onlar bu âlemin tüm ahengini kendi özlerinde toplamış bu insanlığın UYUM MİMARLARIDIRLAR.
Vesselam. Kalın sağlıcakla.
Bu yazı 9245 defa okunmuştur. Bir filmde seyretmiştim. İnsanları beş grupta toplamışlar. Altıncı grup doğru gittiği zannedilen işleri bozan grup, bazı yerlere taş koyan grup yani.
Peki, kim o aykırı olan grup?
O grup ‘’UYUMSUZLAR’’ grubu veya daha doğru tabirle ‘’UYUM MİMARLARI’’ olan grup oluyor.
Birinci grup zeki olanlar, mantık ve bilgiye değer verenler. Onlar bilge olanlardır, her şeyi bilirler, her şeye çözümleri vardır.
İkinci grup barışçıllar, çiftçilik yapanlar, toprağı eker, bu onlar için iyilik ve ahenk demek, her zaman mutludurlar. Kendilerini insanlığın hizmetine adamışlardır.
Üçüncü grup adiller dürüstlüğe ve disipline değer verir. Doğruyu söylerler bazen söylemelerini istemeseniz bile.
Dördüncü grup korkusuzlar, onlar koruyucular, askerler, polisler. Cesur, korkusuz ve özgürdürler.
Beşinci grup fedakârlar, basit hayat yaşayanlar, özverili, kendilerini başkalarına yardıma adamış, herkesin yardımına koşarlar, bir nevi başkaları için yaşarlar.
Birde UYUMSUZLAR var. Yukarıdaki gerçek tabirimizle UYUM MİMARLARI olan grup var.
Bizim gibi etten kemikten kişiler, öyle süpermen falan diye yanlış anlaşılmasın uçan, kaçan falan değil yani ancak bu kişiler öyle vasıflarla donatılmışlar ki yukarıda sayılan her bir vasfı üzerlerinde taşıyan kişiler bunlar.
Bende bu gruplandırmayı çok yerinde buldum, bu kategoriyi geçmişte Aristo ya da Sokrates’te de görüyoruz.
Bu gruplandırmayı meydana getiren, oluşturan ve insanları karakterize ederek kategorilere bölmeyi beceren kişi işi çözmüş gibi ve son noktayı koymuş.
Uyum mimarları gerçekten bu beş vasfı da üzerlerinde taşıyan kişiler. Bunlar siz istemeseniz de bir dönem size etki eder ve geçer giderler.
Hayatınıza en önemli anlarda dokunurlar ve çıkarlar. Sorunlarınızda yardımcı olurlar ve ayrılırlar. Görünmezdirler kendilerince.
Uyarılmanız gerekiyorsa yeri ve zamanı geldiği zaman uyarırlar.
Nasihate ihtiyacınız olduğu zaman dışarıda sabah kahvaltınızı yaparken veya uykunuz kaçıp gece yürüyüşe çıktığınız zaman ya da canınız sıkkınken bir cadde de yürürken önünüze çıkar ve sizce çok saçma sapan şeyler söylerler ve yanınızdan ayrılırlar.
Ancak size saçma sapan gelen şeyler aslında sizin tam olarak ihtiyacınız olan şeylerdir.
Korunmanız gerektiğinde sizi siz farkında olmadan koruyup gözlerler.
Yardıma ihtiyacınız olduğu zaman Hızır gibi anında yanınızda bitiverirler, yardım ederler ve giderler.
Dertleşmeye ihtiyacınız olduğu zaman bir yerde otururken yanınıza hiç tanımadığınız ama sanki daha önce tanışmışsınız gibi yanınıza gelirler ve sizinle dertleşir ve hayatınızdan çıkarlar.
Sıkıntılı olduğunuz anlarda gelirler ve sıkıntılarınızı alıp giderler.
Ama bizler bunu bazen anlar ve çözeriz ve o duruma göre hareket ederiz. Bazen de o anda içinde bulunduğumuz duygusal durumdan dolayı atlar geçer farkında bile olmayız.
Nasibimiz kadar alır, nasibimiz kadar faydalanır veya nasipsizler kervanında yerimizi alırız.
Onlar bu âlemin paratonerleridirler.
Onlar insanlığın uyum mimarlarıdırlar ve üzerlerinde insanoğlunun tüm kemal vasıflarını taşırlar.
Siz onları hangi isimle isimlendiriyorsanız veya ne adla tanıyorsanız veya hangi vasıfla, sıfatla adlandırıyorsanız onlar o kişidirler.
İşte onlar insanlığın kurtuluş reçetelerinin eczacılarıdırlar.
Onlar bu âlemin tüm ahengini kendi özlerinde toplamış bu insanlığın UYUM MİMARLARIDIRLAR.
Vesselam. Kalın sağlıcakla.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum